İlk dişler çıkmaya başladıktan hemen sonra fırçalanmaya başlanmalıdır.

Hayır, diş çürüğü anneden çocuğa bulaşmaz ancak tükürük yoluyla çürüğe neden olan bakterilerin bulaşması ile çürük oluşabilir.

Ağızda bulunan bakterilerin oluşturduğu asitler ve dışarıdan gelen asitler (asitli içecek ve yiyecek gibi) nedeniyle diş minesinin yapısı bozulmakta ve bakteri çoğalmasına elverişli bir ortam haline gelmektedir. Bu sayede biriken bakteriler zayıflamış olan mineyi eriterek çürüğü oluşturmaktadır.

Doktorunuza danışmak kaydıyla hamilelikte ilk 3 ay ve son 3 ay riskli dönemler olduğundan mecbur kalınmadıkça tedavi yapılmamalıdır. Ancak çok acil durumlarda mümkünse anestezi gerektirmeyen ya da adrenalinsiz anesteziyle yapılabilecek tedaviler yapılabilir.

Çok önemlidir. Hamilelikte vücudumuzda meydana gelen hormonal değişiklikler nedeniyle diş etlerinde ve tükürük kalitesinde değişimler olur. Bu da diş eti hastalıklarını davet eder. Bu yüzden de hamilelikte herhangi bir ilaç kullanılmadan yapılabildiği için diş taşı temizliğinin önemi çok büyüktür.

Bebeğin anne karnında gelişimi sırasında vücudumuzdaki her organ gibi dişlerimiz de antibiyotiklerden etkilenirler. Mine ve dentin oluşumu sırasında çeşitli oluşum mekanizmalarında aksaklıklar oluşur ve bu durum dişlerde şekil ve yapı bozukluklarına neden olabilir.

Doktorunuza danışmak kaydıyla ve önlemler alınarak tedavi yapılabilir.

Kesinlikle hayır. Diş çekimi en son düşüneceğimiz işlemdir. Dişe kanal tedavisi yapılarak maksimum süreyle o dişi ağızda tutmaya çalışırız.

Evet. Eksik dişler çiğneme fonksiyonunun yerine getirilmesini engeller. Konuşma ve estetiğimizi bozar. Bunun dışında eksik dişlerin oluşturduğu boşluğa doğru kayan dişler çiğneme bozukluğunu ve eklem problemlerini beraberinde getirir.

Kayıp ya da eksik dişlerimizin yerine yapılan yapay diş kökleridir.

İmplant sanıldığının aksine diş çekimi kadar kolay ve ağrısız bir işlemdir. Günümüz teknolojisi ve teknikleriyle bu işlem implant başına 15 dk. kadar kısa bir süre alır.

Tercihen 6 ayda bir hiçbir probleminiz olmasa da genel diş muayenesini hatta diş taşı temizliğini ve panoramik röntgen çekimini yaptırmalıyız.

Panoramik röntgen klasik diş röntgenlerine göre bütün dişler ve eklem bölgesi dahil olarak bütün çevre dokuları gösterdiği için teşhis ve tedavi planlaması açısından çok önemlidir.

Bilinenin aksine panoramik röntgenlerde çok düşük radyasyon oranı vardır. 6 ayda bir çekilecek olan panoramik röntgenin vücuda hiçbir zararı bulunmamaktadır. Yine de muayenehanemizde bu işlem sırasında kurşun önlük giydirilerek bu zarar minimuma indirilmiştir.

Ağız kokusu ağzımızdaki çeşitli hastalıklardan, bakteri plağından, ağız kuruluğundan oluşabileceği gibi mide rahatsızlığından da oluşabilir.

Diş etleri sağlıklı bir ağızda kanama yapmaz. Eğer kanama varsa bir diş eti hastalığının habercisidir. En yakın zamanda diş hekimine başvurmanız gerekir.

Ağzımız vücudumuzun giriş kapısıdır. Ve en çok bakteriye maruz kalan yerdir. Burada oluşabilecek her hastalık vücudumuzun diğer bölgelerine kan ve sindirim sistemi yoluyla geçerek hastalık oluşturabilir.

Tabii ki evet. Sigara ağız kanserleri de dahil olmak üzere bir çok ağız hastalığına neden olur. Ağız kuruluğu yapması nedeniyle diş eti hastalıklarını tetikler. Dişlerde renklenmeye neden olarak kötü bir görünüm yaratır.

En yakın zamanda diş hekimine başvurarak gıcırdatmanızın nedeninin tespitini, diş ve çevre dokulara zarar vermiş olup olmadığını ve tedavisini yaptırmalısınız.

Diş gıcırdatmada öncelikli neden psikolojik nedenlerdir. Günün yorgunluğu, stres başta gelen nedenlerdir. Diş gıcırdatma, öncelikle diş ve çevre dokulara baskıdan ve sürtünmeden zarar verdiği gibi eklemlerde, baş, boyun ve sırt kaslarında kasılmalara neden olur. Tedavide öncelikle sorunun kaynağının çözümü önerilir, sonrasında da verdiği zararları minimuma indirmek için çeşitli apareyler uygulanır.

Diş beyazlatma iki yöntemle yapılabilir. 1.si evde yapılan yöntemdir ve hastaya özel bir aparat yapılır. Hasta evde verilen beyazlatma jellerini verilen özel aparatın içine uygular ve aparatı ağıza yerleştirir. Bu sayede ev ortamında beyazlık sağlanır. 2. yöntem ise muayenehanede uygulanan sistemdir. Bu sistemde hekim özel jelleri ağız içinde uygular ve 45 dk. içinde beyazlık sağlanır. Evde yapılan yönteme göre çok daha etkin ve kalıcı beyazlık sağlanır.

Diş fırçasının ve macununun çok fazla özelliği olmamasına karşın kullanım amacına göre farklılıklar gösterebilir. Genel olarak orta sertlikte, kişinin en etkin kullanımını sağlayacak bir fırça ve macun tercih edilmelidir. Fırçalama tekniğini iyi bilen bir kişinin fırça ve macun seçimi çok önemli değildir.

Şeker hastaları vücut kimyası nedeniyle kanamaya ve enfeksiyona meyilli hastalardır. Bu yüzden bu risklerin olduğu tedaviler hariç bütün tedavileri yaptırabildiği gibi riskli tedavileri de önlemler alınmak koşuluyla yaptırabilirler.

Ortodontik tedavinin yapılabileceği minimum yaş sınırı 12-13 yaşlarıdır. Mutlaka süt dişlerinin düşmüş olması şarttır. Günümüzde kullanılan tekniklerle de üst sınır kaldırılmış olup 45-50 yaşlarında dahi ortodontik tedaviler yapılabilmektedir.

20 yaş dişleri genel olarak çenede yer bulamayarak ya çıkamaz gömülü kalır ya da olması gereken pozisyonundan farklı çıkar. Böyle bir durumda çevre dokulara ve dişlere verdiği zararlar düşünüldüğünde çekilmesi gerekmektedir. Eğer ki düzgün ve fonksiyon görecek vaziyette çıkmış 20 yaş dişleri mevcutsa bunların çekimi gerekmez.

Diş estetiğinin, diş eti estetiğinin ve bunların hastaya uyumunun birlikteliğidir. Dişleri çok düzgün yapılmış bireyin diş eti konturlarının düzgün olmaması ya da bu dişlerin kişinin yüz ve dudak hatlarına uygun olmaması, yapılan işin başarısını olumsuz etkiler. Bu yüzden bir bütündür.

Pembe estetik diş eti estetiğidir. Diş etlerinin konturlarının düzgünlüğü, simetrisi ve dudaktan görünüm miktarı bir bütün olarak incelenip gerekli düzenlemeler yapılmalıdır.